sex hikayeleri, Turk Porno, Amatör Porno, Hikaye oku, Porno izle
13 Aralık 2013 Cuma
Patronum Çatır Çatır Sikti - seks hikayeleri
Merhaba değerli seks hikayeleri
okurları. Ben Ayça. 28 yaşında, 1.60 boyunda, 50 kilo, kumral,
95-65-100 ölçülerinde, evli, çocuksuz bir kadınım. Kocam benden 2 yaş
büyük, oldukça yakışıklı bir adam, yaklaşık 19 cm civarında oldukça
kalın bir yarağa sahip, ancak buna rağmen seks hayatımız benim açımdan
hiçte iyi gitmiyordu. Bu boyutta bir yarağa alışmak benim için çok kolay
olmadı, tabii kocamın hayvanlığı nedeniyle. Kocam, kocaman yarağı ile
üzerime çıkıyor, her istediğini yapıyor, ağzımdan, amımdan, götümden,
nasıl sikmek isterse sikiyor, kendi boşalınca da arkasını dönüp uyuyor,
benim zevk alıp almadığımı hiç düşünmüyordu...
Kocamı bu konuda çok uyardım, ama nafile, bir işe yaramamıştı. Kocamla
seks benim için sadece sıkıntı anlamına geliyordu, zevk adına hiçbir şey
yaşamıyordum. Ben de artık okuduğum birçok seks hikayelerindeki gibi
zevk alarak seks yapmak istiyordum. Kafama koymuştum, önce bir işe
girecektim ve ekonomik özgürlüğümü kazanıp, sonra da kocama boşanma
davasını açacaktım. Boşanırsam, gerçek seksi yaşamak konusundaki
niyetimi gerçekleştirmek için çok daha fazla fırsatım olacaktı...
İnternetteki iş bulma sitelerinden birinde özel bir şirkette ‘Yönetici
Asistanı’ ilanı vardı. Telefon ettim, Cansuhanım diye birine bağladılar.
Cansu hanımın sesi çok tanıdık gelmişti. Neyse, randevu alıp görüşmeye
gitmeye karar verdim. Hafif dekolteli bir bluz, diz üstü bir etek, hafif
bir makyaj yaparak, görüşmeye hazırlandım. Bu halim ile aynada kendimi
çok beğenmiştim. Adrese ulaştığımda, önünde durduğum bina kocaman bir
plazaydı. Resepsiyona Cansu hanım ile görüşmeye geldiğimi söyledim. Kısa
bir telefon sorası beni binanın en üst katında bir odaya çıkarttılar.
Büyük deniz manzaralı bir oda idi. Beni getiren görevli Cansu hanımın
birazdan geleceğini, patronun yanında olduğunu belirtti. Beklemeye
başladım...
Bu arada camın önünde dışarıyı seyrediyordum. Birkaç dakika sonra kapı
açıldı. Mini etekli, sarışın, oldukça alımlı bir hanım girdi içeri.
Merhabalaştık, özgeçmişimi uzattım, okumaya başladı. Üniversite eğitim
kısmını okurken, “Burada yazanlar konusunda bir hata yok değil mi?”
dedi. “Kesinilikle yok!” dedim. “O halde sen Lopez Ayçasın!” dedi.
(Üniversitedeyken kalçalarımın büyüklüğü ve şekli ile Jenifer Lopezin
kalçarına benzerliği yüzünden bana bu lakabı takmışlardı). Bir anda şok
oldum, nereden bilmişti benim Üniversitedeki lakabımı? Şaşkınlıkla
yüzüne bakarken, “Beni tanıyamadın değil mi?” dedi...
Ses çok tanıdıktı, ama bü vücut benim kankim, sır ortağım, Cılız Cansu
değildi. Utanarak, “Cılız Cansu?” dedim. “Evet, ta kendisi!” dedi. O
anda dünyalar benim olmuştu. Cansu’yla Okuldan sonra hiç görüşememiştik,
o ailesinin yanına Ankaraya dönmüştü. Ben halen şoktaydım, Cansuya, “Ne
oldu sana böyle?” dedim. Cansu, “Anlatırım sonra!” diyerek konuşmasına
devam etti. Epey bir sohbet ettik. İş için başvurmuştum, ama en iyi
arkadaşımı bulmuştum. Eski günler filan derken, konu sonunda işe geldi:
- Ayçacığım, emin ol seni bu işe almak isterdim, ama bu kadro evli bir
bayan için uygun bir iş değil! Fiziksel anlamda tam sana göre, ama
kişilik olarak senin için hiç uygun değil!
- Nasıl yani? Ya sen sekreter aramıyormusun?
- Hayır sekreter değil, yönetici asistanı arıyorum ve bu asistan işinin
dışında başka birçok hizmet verebilecek biri olmalı!
- Nasıl hizmetler?
- Söyletme bana, anladın!
- Yani aslında patronuna bir metres mi arıyorsun?
- Evet, senden gizleyecek değilim, bu yüzden sen olamazsın!
- Peki, ben yine de istediğimi söylersem?
- Nasıl yani Ayça?
- Evliliğim zaten bitmek üzere, cinselliği ise uzun zamandır
yaşamıyorum, hem işe, hemde seksi bir erkeğe ihtiyacım var!
- Ama patronun seks talepleri farklıdır...
- Nasıl farklılıklar?
- Erkan bey fazlaca azgın bir adamdır ve anal seks ister, seks sırasında
argo konuşulmasını sever ve ağza boşalmayı çok sever, ama ben hiç
müsaade etmedim, bu güne kadar birkaç kez yüzüme boşalmasına izin verdim
sadece!
- Sadece bunlar ise problem değil, kocamdan alışığım bunlara!
- Eminmisin?
- Kesinilikle!
- Peki, sen bilirsin! Aslında tanıdığım birinin olması işime gelir!
- Ne zaman iş başı yapabilirim?
- Şu an itibarı ile işe alındın, ancak birde patronun seni görmesi ve
bir test yapması gerekiyor!
- Beni beğenmesi için nasıl hazırlanayım?
- Aslında özel birşey yapmana gerek yok, onun yanında, manken gibi kendi
etrafında dönmen yeterli olacaktır. Kalçalarını gördüğünde, emin ol
dibi düşecektir! Kalçalarını daha belirgin gösteren bir kıyafet tercih
etmen yeterli. Maaşını yarınki mülakat belirleyecek!
- Peki anlaştık! Ne zaman görüşeceğim patronla?
- Ben ayarlarım, yarın öğleden sonra 14:30 civarında evinden aldırırım,
sen hazırlan!
Sonra Cansu’nun yanından ayrıldım eve döndüm. Ertesi gün için hazırlık
yaptım. Akşam kocam eve geldi, ona iş için kabul edileceğimi, ancak
yarın bir mülakat olacağını söyledim. “Hayırlı olsun!” dedi. Sonra
yemeği yedik, maç seyredip uykuya geçti öküz. Sabah uyandım kalkıp duşa
girdim ve ağda v.s. bir güzel temizlik yaptım, giyinmeye başladım.
Altıma, ön tarafı dantelli siyah bir tanga giydim, aynı çamaşır
takımının sütyenini giydim üzerime, dar bir body ve altıma da siyah
taytımı giydim, kalçalarımın bütün güzelliği ortada idi. Artık hazırdım.
Saat 14:30 civarında Cansu bana araç gönderdi, evimden aldırdı ve
şirkete geldik. Önce Cansu’nun yanına çıktım. Cansu önce beni tepeden
tırnağa bir süzdü ve gülümseyerek, “Zilli, bugün kesin işe girdin!”
dedi, sonra kalçama bir tokat attı, “Bunlara iyi bak!” dedi ve beraberce
patronun odasına geçtik...
Patron Erkan bey bizi kapıda karşıladı. İçeri geçtik, önde Cansu,
arkasında ben. Patronun beni arkadan iyice bir süzdüğüne eminim. Cansu
bizi tanıştırdı. Erkan bey 35 yaşında, 1.80 boylarında, atletik yapılı,
oldukça yakışıklı bir adamdı, resmen içim erimişti. Ve konuşmaya
başladık. Erkan bey bana, “Cansu hanım sizi çok övdü ve bütün hizmetleri
yerine getireceğinizi söyledi!” dedi. Ben de, “Evet, Cansu hanım bana
gerekli bilgileri verdi ve işleri kısa zamanda bana devredecek, ama
işbaşı yapmadan önce sizin bir mülakatınızın olacağını belirtti!” dedim.
“Evet, öyle olacak! Cansu hanım bizi yalnız bırakabilir misiniz?” dedi.
Cansu da, “Tabiefendim!” diyerek çıktı odadan. Erkan bey kapıyı
kilitleyerek geri döndü...
Yanıma geldi, “Evet Ayça hanım, başlangıç maaşın 2.000 lira olacak ve
mülakat başarına göre bu maaş konusunu çözeceğiz, hazırmısın?” dedi.
“Evet hazırım, ama söylemek istediğim birşey var...” dedim. “Nedir?”
dedi. “Bugün yapacaklarım, karşılıklı olarak, istekli olarak
yaptığımızda daha güzel olacaktır diye düşünüyorum ve sizin bana
verebileceğiniz zevklerin kat kat fazlasını size vermekten zevk
duyacağım, sizce de uygunsa?” dedim. “Peki!” dedi. Ben yanından kalkıp,
karşısında soyunmaya başladım. Önce body’mi çıkarttım ve sonra taytımı
çıkartmaya başladım. Arkamı ona doğru dönerek, dizlerimi kırmadan,
eğilerek, taytımı çıkartmayı bitirdiğimde, dudaklarını kalçalarımda
hissettim ve öylece bir süre bekledim...
Sonra onu ayağa kaldırdım, önünde diz çöküp, kemerini ve fermuarını
çözüp pantolonunu aşağı indirip, bokser’i üzerinden yarağını okşamaya
başladım. Bokserini indirip yarağını dudaklarımın arasına alıp emmeye
başladım. Yarağı gittikçe büyüyordu ve iyice sertleşmişti. Beni yukarı
çekti ve dudaklarıma yapıştı, bir yandan kalçalarımı okşuyordu. Beni
kucağına alıp masanın üzerine koydu ve boynumdan başlayarak, öpücükler
kondurarak, önce göğüslerime ve en sonunda amıma geldi. Bunun ne kadar
güzel birşey olduğunu ilk kez yaşıyordum ve muhteşemdi. Kısa sürede
orgazm olmuştum bile. Onu yukarı çekip dudaklarına yapıştım. Sonra
üzerimden kaldırıp, tekrar yarağını ağzıma alıp emmeye başladım. O ise,
kafamdan tutmuş, ileri geri hareket ettiriyordu beni...
Yarağını olabildiğince şiddetli emiyor, arada bir ucuna kadar çıkartıp,
ağzımın içinden çıkartmadan yarağının ucunda dilimle daireler
çiziyordum. Muhteşem bir tadı vardı. Kalçalarından kavrayarak yarağını
alabildiğim kadar ağzımın derinliklerine alarak emmeye devam ettim.
Epeyce bir süre böyle devam ettim. Arada bir ağzımdan çıkartıp,
taşaklarını emiyordum. Bir süre sonra Erkan bey, “Geliyorum!” dedi,
hemen tekrar ağzıma aldım ve emmeye devam ettim, en sonunda ağzımın
içinde patlamıştı. Şiddetle boşalıyordu. Her damlasını yuttum...
Erkan bey geçip kanepeye oturdu. Oldukça enerji sarf etmişti. O kanepede
otururken, ben emekleyerek onun önüne geçtim ve tekrar yarağını ağzıma
alıp emmeye başladım. Tekrar sertleşmişti. Bana iltifatlar yağdırıyordu.
Ben ise zevkle yarağını emmeye devam ediyordum. İyice sertleştiğinde
ayağa kalktım ve ona arkamı dönüp, aletini elimle amıma yerleştirip,
üzerine oturmaya başladım. Bu sırada o da, “Harikasın!” diyor ve götümün
deliğini parmaklıyordu. Birkaç kez oturup kalktım ve “Patronum benim
götümü sikmek istiyor herhalde?” diyerek yukarı doğru kalkıp, yarağını
göt deliğimin ağzına yerleştirip üzerine oturmaya başladım...
Köküne kadar almıştım artık götüme ve üzerinde inip çıkmaya başladım.
Bir süre böyle devam ettikten sonra beni durdurdu ve “Yere in ve domal
bakalım!” dedi. “Derhal efendim!” dedim, dört ayak oldum, kalçalarımı
sallamaya başladım, “Hadi patronum, sik götümü!” diye inliyordum. Hemen
arkama gelip yarağını götüme sokmaya başladı. Öyle şiddetle girip
çıkıyordu ki anlatamam. Bu sırada ben de amımla oynamaya başlamıştım ve
kısa süre tekrar orgazma ulaşmıştım bile. Erkan bey ise arkamda götümü
sikerken, kendinden geçmiş bir vaziyette, “Seni orospu seni, işi aldın,
hemde 5.000 lira maaşla, ama seni her gün amından götünden sikeceğim,
hem de canım nerde isterse!” diyerek götüme köklüyor ve kalçalarıma
tokat atıyordu. Ben ise zevkten uçuyordum, “Sik erkeğim, dağıt amımı
götümü, istediğin zaman sik beni!” diye inliyordum, Erkan bey götüme
çılgınca pompalıyordu...
Birden durdu ve “Biraz daha amının tadına bakalım Ayça hanım!” dedi.
“Peki efendim!” dedim ve hemen götümden çıkartıp amıma kökledi. Öylesine
sert girmişti ki amıma, anlatamam. Aldığım zevk ise dayanılmaz
birşeydi. Kocam o kadar zaman beni sikmişti, ama yarağı daha büyük
olmasına rağmen, Erkan bey kadar bana zevk verememişti. Ve patronum
birkaç kez git gel yaptıktan sonra içimde şiddetle boşalmaya başladı.
İyice boşalana kadar dörtayak pozisyonunda bekledik ve içimden çıktı.
Üzerini giydi, bende giyindim ve önce kapının kilidini açtı, sonra
masasına geçip telefon ile Cansu’yu aradı...
Biraz sonra Cansu geldi. Erkan bey Cansu’ya, “Evet, Ayça hanım artık
resmen yönetici asistanımız oldu ve maaşı 5.000 lira!” dedi. Cansu
şaşırmıştı, “5.000 mi?” dedi. Erkan bey de, “Evet öyle, senin yapmadığın
şeyleri istekle yapıyor, bu nedenle öyle olacak! Hiçbir problem
istemiyorum! Bu kararım hoşuna gitmediyse, istediğin zaman şirketten
ayrılabilirsin, yada şirket içinde istediğin bir mevkiye kendini
atayabilirsin!” dedi.
Cansu ile ben odadan çıkmak üzere kapıya yöneldik. Erkan bey arkamızdan
bize seslendi, “Hanımlar ufaklığaveda etmeyecekmisiniz?” dedi.
Döndüğümüzde yarağını çıkarmış ve kaldırmıştı. Önce Cansu yarağını biraz
emdi, peşinden de ben emerek boşalttım. Toparlanıp çıkıyorduk ki, Erkan
bey Cansu’ya seslendi, “Cansu hanım sizin şirketten ayrılmanızı
istemiyorum, bundan sonra bu işi Ayça hanımla ikiniz beraber yapın!”
dedi. Cansu, “Ama Erkan bey...” diyecek oldu, Erkan bey de, “Tartışma
bitmiştir Cansu hanım, iyi günler!” diyerek konuyu kapattı.
Cansuyla birlikte Erkan beyin odasından çıkarken, kafamdan, bu işin
bundan sonra daha da zevkli olacağı düşünceleri geçiyordu... Pek yakında yeni sex hikayeleri ile karşınızda olacam
Şimdilik hoşçakalın!
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder